Devletler egemenliklerini organları vasıtasıyla kullanırlar. Bu nedenle başka bir devletin yasama organının verdiği karar kural olarak sadece o ülkede geçerlidir. Milletlerarası antlaşmalarda aksi öngörülmedikçe, mahkeme kararları, mahkeme kararı olarak, sadece verildikleri ülkede hüküm ve sonuç doğururlar. Fakat bazı mahkeme kararlarının sonuçları verildiği ülkeden farklı bir ülkede doğmasına sebep olmaktadır. Bu nedenle yabancı mahkemelerdeki kararların Türk hukukunda hüküm doğurması için kararın niteliğine göre tanınması ya da tenfizi ile mümkün olur. Böylelikle yabancı mahkeme kararı Türk mahkeme kararının kuvvet ve niteliğini kazanır.
İcra kabiliyetleri bulunmayan örneğin boşanma, evlenmenin butlanı gibi yabancı mahkeme kararlarının kesim hüküm kuvveti Türk Hukukunca kabul edilerek Türk mahkemelerince verilecek tanıma kararı ile mümkündür.
Kararın Türk Mahkemelerinde Tanınması İçin Gerekli Şartlar Nelerdir?
Öncelikle MÖHUK madde 50 uyarınca yabancı mahkeme tarafından verilmiş bir kararın bulunması gereklidir. Bu kararın hukuk davalarına ilişkin olması ve verildiği devlet hukuku uyarınca kesinleşmiş olmalıdır.
Türk hukukunda kural olarak yabancı ilamların tanınması kabul edilmiştir. Bu nedenle mahkemelerce verilmiş olsa dahi, ilam niteliği taşımayan kararların tanınması mümkün değildir. Aynı zamanda yurtdışında idari makamlarca verilmiş olan boşanma kararları Türkiye’de tanınamaz. Yabancı mahkeme kararlarının verildiği ülke hukukuna göre kesinleşmiş olması gerekmektedir. MÖHUK madde 53(b) maddesine göre davacının kesinleşme şerhi veya belgesini dava dilekçesine eklenmelidir.
Tanıma kararı verebilmesi için İlâmın, Türk mahkemelerinin münhasır yetkisine girmeyen bir konuda verilmiş olması veya davalının itiraz etmesi şartıyla ilâmın, dava konusu veya taraflarla gerçek bir ilişkisi bulunmadığı hâlde kendisine yetki tanıyan bir devlet mahkemesince verilmiş olmaması gerekir. Karar Türk kamu düzenine açıkça aykırı olmamalıdır. Karar davalının savunma haklarına riayet edilerek verilmiş olmalıdır. Savunma haklarına riayet edilip edilmediği esas davanın görüldüğü ülke hukukuna göre belirlenecektir.
Gerekli Belgeler
- Yabancı mahkemede alınmış boşanma kararının mahkeme ilamının o ülkede usulen onanmış aslını veya ilamı veren yargı organı tarafından onanmış örneği (apostil şerhli)
- İlamın onanmış tercümesi
- İlâmın kesinleştiğini gösteren ve o ülke makamlarınca usulen onanmış yazı veya belge ile onanmış tercümesi
- vekaletname (Türk konsolosluğundan alınmış)
Görevli Mahkeme
MÖHUK uyarınca, aile hukukuna ilişkin yabancı mahkeme kararlarının tanıma ve tenfiz davalarında görevli mahkeme “aile mahkemeleri”dir. Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin E.2011/3771, K.2011/9449 30.05.2011 tarihli kararında “ …Davacı, Ankara 32. Asliye Hukuk Mahkemesinin 21.04.2003 tarihinde kesinleşen, yabancı mahkeme kararının tanınması isteminin reddine ilişkin kararla ilgili olarak yargılamanın iadesi isteminde bulunmuştur…5133 Sayılı Yasa ile değişik 4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4/1. maddesi 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun üçüncü kısmı hariç olmak üzere ikinci kitabından kaynaklanan davalara Aile Mahkemesinin görevi içerisine girdiği belirtilmiştir. Mahkemenin görevi kamu düzeni ile ilgilidir. Yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması da gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle davaya Aile Mahkemesinde bakılmak üzere görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.” Şeklinde hüküm kurmuştur.
Yetkili Mahkeme
Boşanma kararının tanıma davasında yetkili mahkeme, kendisine karşı tanıma kararı istenen kişinin Türkiye’de yerleşim yeri mahkemesi, bu yoksa Türkiye’deki sakin olduğu mahal mahkemesidir. Davalının Türkiye’de yerleşim yeri veya sakin olduğu bir yer mevcut değilse Ankara, İstanbul veya İzmir Aile Mahkemeleri yetkilidir.
Tanıma Kararı Alındıktan Sonraki Süreçte Eşlerin Durumu
Tanıma kararı verildikten sonra eşler yabancı mahkemenin boşanma kararının kesinleştiği andan itibaren boşanmış sayılacaklardır. Eşler yabancı mahkeme ilamından itibaren boşanmış sayılacaklarından tanıma kararı verilen tarihe kadar geçen ara dönemde birbirlerine mirasçı olamayacaklar, doğan çocuklar ise evlilik dışı doğmuş sayılacaktır. Bu konu hakkında Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 2011/21901E. 2012/8257 K. 03.04.2021 tarihli kararında “5718 sayılı Kanunun 59. maddesinde “yabancı ilamın kesin hüküm ve kesin delil etkisinin, yabancı mahkeme kararının tanınmasından itibaren değil, yabancı mahkemedeki kesinleşme anından itibaren hüküm ifade edeceği” kabul edilmiştir. Bu hükmün sonucu olarak boşanma kararının tanınması halinde taraflar, yabancı mahkeme kararının kesinleştiği andan itibaren boşanmış olacaklardır. Nitekim bu düzenlemeye paralel olarak Nüfus Hizmetleri Kanununun Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik, “yabancı mahkemelerce verilen boşanma kararlarının Türk mahkemelerince tenfiz veya tanınmasına karar verilip kesinleşmesi halinde, yabancı mahkemece verilmiş olan kararın kesinleşme tarihi, boşanma tarihi olarak kabul edilir” kuralını öngörmüştür ( m. 58/1 )…” şeklinde hüküm kurmuştur.
SONUÇ
Yabancı mahkemelerde boşanma kararı almış kişilerin, bu kararın Türkiye’de geçerliliği olabilmesi için kararın yerel mahkemelerde tanınması gerekmektedir. Boşanma kararıyla birlikte icra edilmesi gereken mal varlığına, nafakaya ilişkin hükümlerin ise tenfiz edilerek icra edilebilirlik kazanması gerekmektedir. Gerekli belgelerin tamamlanmasından sonra Türk mahkemelerinde boşanma kararının tanınması için dava açılabilir. Bu konu hakkında daha fazla bilgi almak için bizimle +90 216 457 1133 numaralı ofis hattımızdan, info@sclegal.com.tr mail adresimizden iletişime geçebilirsiniz.